Eve dönünce hepsini yazmak galiba çok zor olacak en iyisi mi dedim ben başlayayım yavaştan yavaştan 🙂
Önce size ilk olarak akyakayı tanıtarak başlamak istiyorum. Ama biraz fazla ayrıntıya giricem çünkü gerçekten çocukla kamp hayatına dair birseyler bulmak internette oldukça zor. Biz istanbuldan yola cikmadan evvel yaparken programımızı öncelikle gezi sitelerinden ve bazı gezi bloglarından yardım alıyoruz amma Ve lakin ülkemizde çocukla kamp yapan ve ona göre değerlendirmelerde bulunan siteler bulmak kişiler bulmak hiçte kolay değil hatta yok gibi birsey diyeceksiniz belki ha çocuklu ha cocuksuz lakin öyle olmuyor çocuklarla yapınca bu işi gerçekten yer seçimi büyük önem kazanıyor . Biz akyaka ya sabaha karşı vardık. Akyaka da akyaka orman kampında konakladık. Oldukça büyük bir yer hem çadır hem karavan için uygun ayrıca içeride Apartlar bungalowlar ve villalar da var tabi bizim yönümüz belli istikamet doğru çadır alanlarına 🙂 ama tabi sabaha karşı vardığımız için küçük bir engele takıldık oda güvenlik 🙂 maalesef mi kamplara giriş belirli saatler arasında biz sabah 5.30 gibi orada olduk ve sabah 8 e kadar giriş için beklememiz gerekti gerçi biz bu süre zarfında hem biraz guvenlikteki abiyle sohbet ettik yöre ve civar hakkında bilgi aldık hemde önce kahvaltıya gidip bir güzel karınlarımızı doyurup kamp alanına dönüş yaptık döndükten sonra kayıt işlemleri ardından da çadır atmak (kampçı değimi anlamı çadır kurmak) için yer seçimi 🙂 süper bir okaliptus ağacının Yamacına kurduk çadırımızı ardından da ağaç altına masa sandalyelerimizi bir güzel yerlestirdikten sonra hemen kısa bir cay molası 🙂 arkamizda tüm yaz kalan fatma abla ve ailesi bize hoşgeldiniz demek için çay koyup gelmiş sağolsun (kampta komşu kavramı çok ön planda ) hele ki birde yerleşik yaşayan ailelerin olduğu alanlara kuruyorsanız çadırınızı bu dediğim misafirperver ailelere rastlamanız daha olası 🙂
Çaylar icildikten sonra sıra geldi iç yerleşime ve oda bitti mi işte şimdi hamakta keyif yapma zamanınız gelmiş demektir 🙂 şimdi size biraz da kamp alanından bahsedeyim öncelikle kamp alanı oldukça büyük ve tamamı ağaclarla kaplı genellikle çam bazı yerlerde de okaliptus ağaçları mevcut! Tuvalet duş elektrik Çeşme hepsi mevcut! Ama mangal için bir alanı yok ateş yakmak kesinlikle yasak pişirme ünitesi alanlarıda yok maalesef yani yanınızda mutlaka piknik tüp vs olmalı ama oradaki bir market yani tesisin içinde ki restoran cafe ve market hizmeti veren yer ellerinizi de pisiriyor ama biz gitmedik ücretini bilmiyorum . Kumsal tesise yakın ama içinde değil lakin deniz kenarında iskeleden yada bazı tesis içinde ki mini koylarda denize girebilirsiniz ama çocuklar için sahil kısmı daha elverişli! Bunun yanı sıra tesis merkeze çok yakın merkezde hersey var ve oldukça uygun hele pazarı çok çok uygun ve hersey hemen hemen bahçelerden tazecik ve bir çoğu bildiğin organik! Pazar salı günleri kuruluyor mutlaka gidin denk gelirseniz. Birde sabahları harika börekler , simitler poğaça yada boyoz yemek isterseniz Sarıyer börekçisini size tavsiye ederim kamp alanından çıkar çıkmaz merkeze giderken migros Jetin karşısında solda!
Gelelim ilk günümüze
Biz ilk gün bakir doğası ile tanıştık kamp alanımızın sabah sabah bir kara kaplumbağası ile başladık yeni güne ardından azmaktan geçerken ördekleri gördük besledik ve daha sonra pazarda yavru Keçiler görüp sevdik.
Pazar dönüşü yol yorgunluğu ile kamp alanımıza dönüş yaptık. Daha sonraki günler biraz deniz güneş biraz kamp hayatı biraz doğa yürüyüş fosil arama çalışmaları kozalak toplama suda kapanmalarını gözlemleme ve içinde mine çiçeklerini yetiştirme birde hem deniz hem nehir tekne turu derken akyaka durağının sonuna geldik cumartesi ,pazar, Pazartesi kaldık akyaka da salı günü toplanıp öğleden sonra yola koyulduk datça ya doğru hedefte ikinci rotamız aktur vardı . Aktur ‘ a geçmeden evvel akyaka giderseniz eğer size tavsiyelerimi belirteyim öncelikle olumsuz olan bir yanından başlayarak size mutlaka sinek kovucu spreylerinizi yanınıza almanızı tavsiye ederim! Akyaka ‘nın en kötü yanı ısırdığı yeri kabartan hain sinekleri! Kesinlikle yanınızdan ayırmayın derim ben ve ısırıklar için de bir ilaç olsun yanınızda kaşınmayı engelleyen, ardından iyi güzel ve harikalara geçelim! Gittiğimiz kamp alanları içerisinde iyi diyebilecegim kamp alanlarından biri akyaka orman kampı, akyakanın tekne turları gerçekten güzel hem koyları güzel hem ekip güzel rahat keyifli ve sakin bir yolculuk yaptık denizde özellikle sedir adasında ki antik kent ve meşhur kumları görülmeye değer! Gelelim mükemmele 🙂 eğer akyaka ‘ya yada gökova’ya gittiyseniz mutlaka ama mutlaka azmakta tura çıkın bu güzel nehri tekneyle gezin harika doğasını muhteşem doğa zenginliğini görmeden geçmeyin hayran kalacaksınız! Ve tekneyle gezmek yetmez mutlaka o suya bir girin ister ayaklarınızı ıslatın ister yüzün ama benim tavsiyem tabiki yüzmeniz 🙂 buz gibi 5 derecelik suda kendinizi akıntıya bırakıp yüzmek harika bir duygu ! Ve azmak nehrinin kenarında mutlaka balık yiyin! Özellikle cennet restoranı size tavsiye ediyorum restoranların son noktasına gelmeden sondan bir onceki yer tahta bir iskele üzerinde su yılanlarını koca koca balıkları hatta şu kaplumbağalarını ördekleri izleyerek besleyerek yemek yemek inanılmaz keyifli 😄 balık olarakta tavsiyem sizlere bölgenin hem en lezzetli hemde deniz balığı (çiftlik değil orjinal deniz balığı ) olma özelliği ile lagos yemeden gelmeyin! Hersey ama hersey gerçekten çok ama çok güzeldi kesinlikle görmeye değer bir yer !
Azmak kenarı
Tekne turu
Meşhur sedir adasında antik kalıntıları gezebilir terlikle dahi giremediginiz meşhur kumandan okyanus mavisi güzel denizine görebilirsiniz plajın girişinde çanta havlu terlik deniz ayakkabısı dahil herseyi bir kenara bırakmak koşuluyla 🙂
Burası yine anlata anlata bitiremedigim azmak kıyısı
Size tavsiye ettiğim cennet restoranda biz balıklarımızı afiyetle yerken yanı başımızdan geçen yılan balıkları büyük iri alabalıklar şu kaplumbagalari Ördekler daha neler neler 🙂 restoranın bir mecburi hizmeti olan off sinek kovucu solüsyonu masadan ayırmayın yeter akşam üstü özellikle gittiyseniz eğer
Azmakta mutlaka tekne turu yapın ve mutlaka balık yiyin ve eğer kendinize güveniyorsanız o güzel akıntıya karşı yüzün yada kendinizi akıntıya bırakıp tadını çıkarın 🙂
Gelelim kamp alanımıza 😉
Okaliptüs ağacından golgeligimiz bile vardı
Ilk arabadan indigimde bu koca ağaçla karşılaştım sanırım oda bir okaliptüs ağacıydı ve ilk onunla kucaklaştım gün ağarırken yavaş yavaş 🙂
Sonra güzel kamp alanımızı gezdik kamp alanında ateş yakmak mangal vs yasak yemek pişirmek isterseniz yanınızda piknik tüp almayi ihmal etmeyin birde sinek problemine karşı mutlaka off solüsyon bulundurun yanınızda Çeşme tuvalet duş kabin mevcut tesis içerisinde market var ama yakınında merkez var migros vs özellikle cumartesi günü oradaysanız eğer pazara gidin mutlaka hem çok ucuz hem hersey bahçeden harika ve eğer sabahları arasıra kaçamak yapalım poğaça börek yada taze simit veya boyoz yiyelim derseniz eğer Sarıyer börekçisinin taptaze ürünlerini tadabilirsiniz tavsiye ederim 🙂
Kamp alanında mutlaka bir kaplumbağaya rastlayacaksınızdır onları marul salatalık gibi yeşilliklerle besleyerek keyifli güzel vakit gecirebilirsiniz
Hazır kozalak cennetindeyken yerden bir sürü kozalak toplayabilir ve onların suda kapanmalarını gozlemleyebilirsiniz yerden minik mine çiçeklerini kökleri ile birlikte çıkararak kozalak aralarına yerlestirirseniz o zaman içlerinde bu bitkileri Topraksız yasatabilirsiniz bu hem benzersiz bir deneyim yasamanızı sağlayacak hemde güzel görüntüsü ile kamp alanınıza dekoratif bir görüntü verecektir 🙂
Bu arada tekne turuna da çıkmayı ihmal etmeyin çok güzel koylarda yüzmek isterseniz eğer 🙂
Ve kamp alanında yada gittiğiniz ören yerlerinde bir takım küçük kazılar düzenleyebilir taş altlarında fosiller arayabilirsiniz
Bunun için yanınızda bir kaç fırça bulundurursaniz hem temizleme de kullanabilir hemde etkinlik olarak konuyu değerlendirmede daha ciddi bir bakış açısı verebilirsiniz çocuklar için 😉
Benden ilk durağımız akyaka için bu kadar ikinci durak datça aktur ile ilgili yazımı yazar yazmaz tekrar görüşmek üzere 🙂